Sporcu Site

KISACA FIRAT ARSLAN KİMDİR?

Zonguldaklı gurbetçi bir ailenin çocuğu olarak 28 Eylül 1970 Tarihinde Almanya'nın 30 bin kişi nüfuslu Friedberg ketinde dünyaya gelen Fırat Arslan, tam 92 kez amatör olarak ringe çıktı. Bu maçların 81'inde galip gelen Fırat Arslan, 2000 yılıda profesyonel boksa başladı. Fırat, 2004 yılında hem Almanya hem de Avrupa Şampiyon oldu. 2006 yılında ise WBA Kıtalararası Kemer Şampiyonu olan boksörümüz sonra 24 Kasım 2007'de Amerikalı Virgill Hill'i yenerek bu kez WBA'in 1 numaralı kemeri olan Dünya Şampiyonluğunu elde etti... Sonra yine bir Amerikalı olan Darnell Wilson'ı da puanla evine gönderen Fırat kemerini de bu şekilde korumuş oldu... O maçla birlikte tam 33 kez profesyonel maça çıktı. 32 maçın 18'i nakavt olmak üzere 29 maç kazanan Fırat, 1 kez berabere kalırken 3 kez yenildi. Şimdi 27 Eylül 2008 Cumartesi gecesi Almanya'nın Hamburg kentinde kemerini 2. kez korumak amacı ile Amerikalı Guillermo Jones'ın karşısına çıkacak...

VE ÇOK UZUN HİKAYESİ

Fırat Arslan, hayatta yumruğundan başka gücü ve güvencesi olmayan biriydi o...

4 yaşında Susssen kentindeki Anaokuluna gittiğinde Almanca bilmiyordu. Ama Almanya'da doğmuştu... Sınıfta arkadaşları onun dilinde konuşmuyordu. Okula gittiğinde Alaman hayatının farkına varmış... Türklerin bulunmadığı bir ortada ilk kez bulunmuştu.

Okulda herkes yabancı bir dil konuşuyordu. Fırat kendisi ile alay edildiğini sanmış ve tüm günü ağlaya ağlaya geçirmiş... Eve döndüğünde okula neredeyse tövbe etmişti. Almanca konuşan arkadaşlarının onunla alay ettiğini sanıyordu Fırat Arslan.

Gurbetçi bir ailenin 5 çocuğundan bir tanesidir Fırat Arslan... Aslen Zonguldaklılar...

ADINI ÖĞRETMEK İÇİN BOKSÖR OLDU
Abisi Meriç boks yapıyordu. Arkadaşları biz de yapalım diyordu sürekli Fırat'a... Fırat da ne alaka bize bak sigara içen tipleriz ne işimiz var diyordu. Bu bir süre böyle devam etti... Herkes ona Boksör Meriç'in kardeşi diyordu ve Fırat'ın adımı kimse bilmiyordu. Boksör olmaya karar verdi... 18 yaşındaydı... Sürekli Muhammed Ali'nin maçlarını sabah saatlerinde kalkıp izlemeye başladı.  İlk senesinde 365 gün antrenman yaptı. Almanya'da Türk olduğu için resmi maçlara amatör olarak bile çıkamıyordu... Türkiye'ye geldi ancak ona burada sahip çıkan olmadı. Masraflarını karşıla antrenmanlarını aksatma dendi ona... Maddi gücü yoktu. Herşeye rağmen Türkiye'de askerliğini yaptı Almanya'ya döndü ve 24 yaşında Alman vatandaşlığına geçti. Yeni Alman vatandaşlığına geçiş sebebi askerlikten kaçmak değildi bu. Önce askerlik yapıp sonra alman vatandaşı olduğunun altını çizelim de bir yanlış anlaşılma olmasın. Zaten Alman vatandaşı olduğunda Alman ismini almayı da kesinlikle kabul etmemişti. Amatörde istediği başarıları elde edemiyordu ancak bu başarısızlığı haksızlıklara bağlıyordu Fırat...

FIRAT'I HARCAMAK İSTEDİLER
Fırat amacına ulaşmak için her yolu denedi. Boks kulübünde servis bile çekti. Sonra Bazı gece kulülerinde güvenlik olarak çalıştı. 1968'de olimpiyat 3.sü olan Alman Günther Meier, ona bir maç ayarladı ve ona çıkış noktası gösteriyordu. Baden-Württemberg bölgesinin şampiyonu olan rakibini nakavt etti ama teknik kapasitesi düşük diye beğenilmemişti. Sadece gücü ile kazanıyordu. Sonra o bölgenin şampiyonu da oldu kendi sıkletinde. Alman kulübünde profesyonel boksa başlamıştı ne yapsa patronunu memnun edemiyor ve ona çok güçlü rakipler veriliyordu.


AMATÖR KARİYERİ
Göppinger’deki Olympia adındaki boks kulübünün çalıştırıcısı , Fırat Arslan’ın özelliklerini , yeteneklerini , becerilerini ve üstün taraflarını kısa sürede fark ederek sporcusunun , toplam 92 defa amatör olarak ringe çıkmasına ve kendisini boks dünyasına tanıtmasına imkan sağladı. Fırat Arslan bu karşılaşmaların 81’ini kazandı. Fırat Arslan amatör boksör olarak Almanya’nın çeşitli kulüplerinde karşılaşmalara katıldı ve birçok kez Württemberg bölgesi birincisi oldu. Amatör daldaki başarılarını Romanya Şampiyonu ve önceki Avrupa Şampiyonu Marocescu karşısında kazandığı karşılaşma ile en üst düzeye taşımasını becerdi. İşte bu karşılaşmanın sonucunda profesyonel boks kariyerine ilk adımını atmış oldu.



İNGİLTERE MACERASI
1997'de profesyonel kariyerine başlayan Fırat ilk 13 maçını kazandı. Sonra 2 kez üst üste yenildi. Şimdi de yakın arkadaş olan Luan Krasniqi ile birlikte Almanya'dan İngiltere'ye gittiler. Şimdi dünyanın en ünlü boksörlerini çalıştıran Emanuel Steward tarafından da çalıştırıldı. Şimdi sıkı durun. Lennox Lewis, Naseem Hamed ve Juan Carlos Gomez gibi dünyaca ünlü şampiyonlarla birlekte antrenmanlar yaptı.

FENA DAYAK YEDİ AMA KAZANDI
özden düşmüştü... Dünyanın en efsane bokbörlerinden bir olan Prince Naseem Hamed ona bir maç ayarlar... Yıl 2001... Fırat'ın menajeri bile yok. Bir maça çıkması gerekiyordu. Hatta onun çalıştırıcısı bile yoktu Meier çıkmıştı köşesine.... Zaten neredeyse 10 yıl antrenörsüz çalıştı tek başına... Collize Mutizwa ve Ruediger May yenilgilerinden sonraki ilk maçında İngiliz Mark Hobbson ile karşılaştı. İlk dört round içinde hayatının en kötü performasını gösteriyor ve nakavtın eşiğine geliyordu. 2. roundda kulağı patladı... Hobbson 93, Fırat 86 kiloydu. 4. roundun sonuna geldiğinde bakın namazını bile aksatmadan kılan ve inançlı bir kimliğe sahip olan Fırat neler dilemişti Allah'tan...

"Allah'ın beni bu İngilizden kurtar. Bugün kazanamazsam kariyerim bitecek. Gelecekte benim kariyerim yoksa tamam kaybedeyim ama ne olur kazanmak istiyorum" şeklinde ettiği duanın ardından 7. rounda gelindiğinde Londra'da rakibine attığı tek bir sol yumrukla işi bitirip kaşını açıyor ve rakip mücadeleyi kazanıyordu. Maçı da böyle kazandı Fırat. Tabi bu bir dönüm noktasıydı... 
1 MAÇTA ÇENESİ 2 YERDEN BİRDEN KIRILDI

Bir maçta çenesi 2 yerden birden kırıldı. Ama bunu hissettirmek istemedi. Maça devam etti. Kazanmalıydı. Çenesi kırıktı ama gelen yumruklara aldırmıyordu. Yere bile düşmüyordu. Antrenmanlarda bile yere düşmekten çok korkuyordu. Çünkü yere düştüğü zaman onu yerden kaldıracak bir kişinin olmayacağını hissediyordu Fırat... Hayatı boyunca da böyle bir hayatı oldu... Eee o kormasında kim korksun... Ona ne Almanya'da Alman, Ne de Türkiye'de Türk diyorlardı. Bu sıkıntı içinde kolay değil yaşamak...



DROZD'U KOMALIK YAPTI SONRA ŞAMPİYON OLDU

Ama Fırattı bu asla pes etmiyordu. Rakip tanımıyor ve önüne geleni yıkıyordu. Şilili Carlos Cruzat ve Macar Gabor Halasz'ı bile yenmişti. Derken Fırat yenilgisiz Rus boksör Grigory Drozd ve Valery Brudov'un önüne atılıyordu. Fırat bu adamları da yenince buna kimse inanamıyor ve hayaller yavaş yavaş gerçek oluyordu. Drozd'u neredeyse koma derecesine getirmesi en çok konuşulan maçıydı. Yaş artık 37'e gelmişti ve artık şampiyonluk vaktiydi. Amerikalı Virgil Hill'i 24 Kasım 2007'de yenerek tarihi bir olaya imza atıyordu. İlk kez bir Türk boksör dünya şampiyonluk başarısını yakalamıştı.
EN BÜYÜK HAYALİ NE?

7 rakamlı paralar kazanmak tabiki çok istiyor. Ama idealleri sadece para ile sınırlı değil. En büyük rakibi David Haye 91 kiloda maçlara çıkmıyor artık. Böylelikle en büyük rakibi bu sıktette saf dışı kaldı. Kıbrıs asıllı İngiliz boksör Haye artık bir ağır sıklet... Fakat Fırat, keşke kalsaydı gerçekleri ortaya çıkarmayı severim diyordu Haye için.. Ama IBF şampiyonu Steve Cunningham'ın yanı sıra Enzo Maccarinelli ve Jean Marc Mormeck hala bu sıklette en iyiler arasında. WBC ve WBO kemerleri ise hala boşta. Aralarında yapılacak bir kemer birleştirme maçı tarihin değişmesine de sebep olabilir... WBC ve WBO şampiyonlarının kemerlerini kendine ait olan WBA kemeri ile birleştirmek en büyük hayali. Ancak daha büyük bir hayali daha var. Kariyerinde 3 boksöre karşı yenilgisi var. 2 tanesi boksu bıraktı ancak bir tanesi hala devam edilyorki o da Çek Lubos Suda... Kim bilir belki büyük bir rövanş olur. Fırat bu hayalini de gerçekleştirip o yenildiği Çek boksörden rövanşı almak çok istiyor...



ANNESİ MAÇLARINI İZLEYEMİYOR

Onu büyüten meleğim dediği annesi boks maçlarını izleyemiyor... Ağabeyleri ise hemen hemen tüm maçlara çıkıyorlar. İstanbul'da yaşayan ve kardeşinin en büyük destekçilerinden bir tanesi olan Mehmet Özduygu'nun da Fırat'a katkıları çok büyüktür. Boks abisi Meriç de kardeşinin önündeki varsa engelleri kaldırmakla meşgul.

O ARTIK BİR DÜNYA ŞAMPİYONU

Daha önce Mike Tyson ve Muhammed Ali'nin de kazandığı bir kemere sahip o.

Fırat Arslan 10 yıldır kurduğu hayalini gerçekleştirerek WBA Dünya Profesyonel Boks Şampiyonu oldu. Almanya'nın Dresden kentinde 4 bin 500 seyircinin önünde 5 kez hafif ağır sıklette dünya şampiyonu olan 43 yaşındaki Amerikalı boksör Virgil Hill'i 3-0 yenerek unvanı elinden aldı...37 yaşındaki Fırat Arslan, altın kemerin yeni sahibi oldu. Fırat Arslan, bu zaferiyle profesyonel boks tarihinde dünya şampiyonluğu elde eden ilk Türk boksör oldu. Daha önce çeşitli tarihlerde Berlin doğumlu Oktay Urkal 4 kez dünya şampiyonluğu için ringe çıkmış, fakat bir beraberlik ve aldığı üç yenilgi nedeniyle amacına ulaşamamıştı.
KARDEŞLERİ TRİBÜNDEN İZLEDİ

Dresden kentindeki Freiberger Arena'da yapılan maça Fırat Arslan Almanya adına ringe çıktı. Maçı tribünlerde Fırat Arslan'nın iki kardeşi Meriç ile Rıdvan Arslan da heyecanla izledi. Fırat Arslan'ı desteklemek için Stuttgart'tan otobüs kaldıran yaklaşık 50 kadar Türk, Atatürk'ün 'Muhtaç olduğun kudret damarlarındaki asil kanda mevcuttur' sözünün hem Türkçe, hem de Almanca yazarak salona astı...



KEMERİ WILSON'A KAPTIRMADI

Son çıktığı maçta ise Amerikalı rakibi Darnell Wilson'ı 12 round sonunda puanla mağlup etti ve şampiyonluk ünvanını korumuş oldu. Almanya'nın Stuttgart şehrinde yapılan mücadelede rakibini yakın dövüşü tercih ederek ortalama her round içinde rakibine 70 civarı yumruk atan Fırat altın kemerini korumuş oldu...

ŞİMDİ SIRA GUILLERMO JONES'DA

27 Eylül Cumartesi gecesi rakip WBA'de kendisinden sonra gelen en iyi boksör. Yani Fırat şampiyon Jones ise 1. sırada... Fırat Arslan tarihi bir başarı yakalamışken bunu kolay kolay bırakmak istemiyor. Hazırlıklarını Avusturya'da gerçekleştiriyor. 2. Kemer koruma maçı Almanya'nın Hamburg kentindeki Color Line Arena'da yapılacak. 20 Bin kişilik salonda büyük bir seyirci topluluğu bekleniyor. Zor bir maç olacağı kesin... Fox'tan canlı yayınlanacak ve mücadeleyi ben anlatacağım. Heyecanım benim de büyük. Bir şampiyonun maçı ilk kez televizyondan ekrana gelecek ve Türk spiker olarak bunu başaran ilk kişi olacağım. Türk dünya şampiyonunun maçını anlatma fırsatını ilk kez ben yakalıyorum. Hayırlı diyorum...

TÜRKÇE'DEN BAŞKA 3 DİL DAHA BİLİYOR

Fırat Arslan, son derece mükemmel bir sporcu olarak daha şimdiden büyük başarılara imzasını atarak boks tarihinde seçkin bir yer edindi. Boks sporunun klişeleşmiş yaşam türünün aksine, Fırat Arslan bilinçli ve çevresine uyum sağlayan bir hayatı sürdürmekten yanadır. Spor çalışmalarından geriye kalan zamanını edebiyat ve yabancı diller alanında kendini geliştirmek amacıyla kullanmaktadır. Almanya dışındaki boks karşılaşmaları ve antremanların arasında fırsat buldukça yabancı dil bilgisini arttırmakta, ve kendisini bu alanda ilerletmeye çalışmaktadır. Herhangi bir aksan hatası olmadan Almanca ve Türkçe yanı sıra akıcı İngilizce ve İspanyolca konuşabilmektedir.